4 Ekim 2010 Pazartesi

“Striden om talmannen avgörs i dag” ve Seçim süreci çalışkanlığı, verilerle beliren Sayın Dölek söyleşisi ile keşif masasında yine; Kırk yedinci yazı

Stockholm VAL, I dag den Måndag 4 Oktober 2010/Bugün Pazartesi, 4 Ekim 2010.

Seçimler sonrası ilk kez kılıçlar çekildi, dedim dün.

Mona Sahlin tahmin edilmedik bir hamle yaptı.

Bugün bu haber daha da olgunlaşmış olarak gazetelere yansıdı.

“Partierna blir tvungna att samtala med SD”

"Partiler SD ile konuşmaya zorunda kalıyor," türünden haberler var.

SD diye kısaltılan imle bu parti nedir? Seçim süresince izledik.

Kendilerini İsveç'in koruyucu rolüne adamışlar, onlara göre.

Arkaik kültür kalıtları ile de yakın ilişki kurduklarını göstermek isterler. İşte dünkü bir haber ve başlık. “Kontroll över kulturarvet SD;s medel för att nå makt.”

"İktidara ulaşmak için kültür mirasını da kontrol ediyorlar."

Şimdi ne olacak? Bugün meclis başkanı için bir düello olacak. Dün bu konuda ön hazırlık haberlerini verdik.

Bu arada gündem çok hızlı değişiyor. Moderat Parti hemen hepsinden hızlı.

Bir iki haber vermek gerekiyor. 2010 seçimlerinde başarılı görünen genel sekreter gitti sessizce.

Bunun yerine aile kariyerinde siyaset olan, şık bir bayan geldi.

Göz açıp kapayıncaya dek hızla oldu bu.

Sosyal Demokrat Parti seçim sonuçlarını araştırmak için bir komisyon oluşturdu.

Erken kurultay kararı aldı. İl genel meclisi oyları barajı yüzde beş.

Sayın Hasan Dölek yüzde sekiz oy alarak birinci sıradan İl Genel Meclisine giriyor.

Kişisel tercih oyları ile yükselen bir pozisyon söz konusu burada. Bu çerçevede, Sayın Dölek için Sosyal Demokrat Parti içinde aktif bir görev sırası gelir mi diye düşündük ve sorduk. Söyleşinin öteki bölümünü birlikte izleyelim.









T: Hasan Bey PArti Genel sekreterliği için aday olmanız size önerilirse.. ne dersiniz?
H: Genel sekreterlik için mi?
T: Evet! Sosyal Demokratlar erken kurultayda belki genel sekreter değiştiriecekler.
H: Yani.. bilemiyorum tabii...
T: Bu kurultayda belki kadın kollarını değiştirecekler...
H: Tabii o günkü durum ne olur, partinin durumu, gidişat ne gösterir bilemiyorum ama tabii şu anda genel başkanımız yerinde oturuyor. Genel sekreter yerinde oturuyor, herkes yerinde. Ama bir yıl içerisinde bir tartışma olacak tabii. Bu durumda gidişat neyi gösterir bilemiyorum ama şunu söyleyebilirim bu konuda; biz yine partiliyiz, partimizdeyiz, yolumuza devam ediyoruz. Seçimlere sadece dört yıl kaldı diyoruz.
T: Kaç yıldır Sosyal Demokrat Parti'desiniz Hasan Bey?
H: 1998’den beri Sosyal Demokrat Parti'deyim.

T: Şimdi sizin konumunuz, şu anda İl Meclisi onu biraz açıklar mısınız?
H: Evet, şimdi ben milletvekilliğine onuncu sırada aday oldum, partinin takdiri buydu. Ön seçimlerde buraya yerleştirildik, kazandığımız takdirde 10-11 milletvekili çıkartırız diye tahmin ediyorduk ama kazanamadık, tabii olmadı.

T: Soruyu şöyle getireyim; sizin Kulu kökenli, Türkiye kökenli bir tabanınız var burda, oy potansiyeli olarak bunun sayısı ne kadar olur?
H: İsveç genelinde tabii çok yok. Stockholm’de iki liste girdik biz. Biri İl Genel Meclisi oldu, biri de Stockholm İl listesi oldu. Genelde çok Türk vardı. Ama Stockholm merkezde beş, altı bin civarında Türk var.
T: Beş, altı bin Türk, bunun herhalde yüzde sekseni Kulu kökenli. Siz onların tek tek sandığa gittiklerine ve Sosyal Demokrat Parti’ye oy verdiklerine inanıyor musunuz?
H: Yani, sandığa gitmeleri için elimizden geleni yaptık. Şu anda bir istatistik yok elimizde, ama şunu söyleyim, sandığa Türklerin gitme sayısı yükseldi. Yüzde kaçları buldu bilemiyorum.. şu anda üniversiteden birkaç arkadaşım araştırıyor. Yüzde yüzü bulmak çok zor, ama yakın rakamları zannedersem önümüzdeki bir iki hafta içinde yakalarız.


4 Ekim 2010, Stockholm
Fotoğraflar: Feryal Özkale Sönmez

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder